30 Ağustos 1922’nin, ata yurdundan işgalle koparılmak istenen asil bir milletin, yedi düvele karşı verdiği şanlı mücadelenin zaferle neticelenmiş abide tarihi olduğunu belirten GTB Başkanları, mesajda şu ifadelere yer verdi:

“Anadolu'yu ecdadımıza vatan kılan Malazgirt Zaferi'nden sonra Anadolu’nun ilelebet ata yurdumuz olduğunu bir ağustos ayında bir kez daha tüm dünyaya haykırdığımız Büyük Zaferin 101. yıl dönümünü ilk günkü gurur ve heyecanla kutluyoruz.

30 Ekim 1918’den başlayan Millî Mücadele’nin başarıyla taçlandırılmasını temsil eden 30 Ağustos, şanlı tarihimizin en önemli dönüm noktalarından birini oluşturmaktadır.

1071’de geldiğimiz vatan topraklarını hiçbir zaman terk etmeyeceğimizi tüm dünyaya ilan ettiğimiz ve bu coğrafyadaki kaderimizi belirleyen destansı zafer aynı zamanda mazlum milletler içinde kurtuluş yolunda umut ışığı olmuştur.

Kahraman ecdadımızın 30 Ağustos 1922’de Dumlupınar’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Başkumandanlığında zaferle sonuçlandırdığı Büyük Taarruz, Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin temellerinin sağlamlaşmasına, cephede sürdürülen mücadelenin sona ermesine ve artık diplomatik mücadele safhasının başlamasına olanak sağlamıştır.

Şanlı ecdadımızın canları ve kanları pahasına bizlere emanette ettiği, şehit kanlarıyla sulanmış mukaddes vatan topraklarımız milletimizin en değerli varlığıdır. Bu toprakları ilelebet korumak, yüceltmek ve en güçlü şekilde geleceğe taşımak hepimizin en büyük görevidir.

Tüm bu duygular içerisinde 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 101. yılını kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bizlere bu zaferi armağan eden istiklal mücadelemizin tüm yiğit kahramanlarını, ülkemizin ve milletimizin bölünmez bütünlüğü için canlarını seve seve feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi, rahmet ve minnetle yad ediyoruz.